20 Ekim 2008 Pazartesi

Yaramazım Ben

Aşağıdaki yazımda görüldüğü üzerek hoplayan, zıplayan gerektiğinde koşup düşen Bekir Mert’te sakarlık hat safhada.

Kafasını o kadar çok vuruyor ki bazen ben bile hatırlamıyorum. Bütün gün evin içinde bir aşağı bir yukarı dolaşıyoruz. Arkamı döndüğüm vakit kafasını vuracak bir yer buluyor. Oğlum yürümeden koşmayı öğrendi diyebilirim.
Evde hiç cam eşyası kalmadı hepsini kırdı.

Yaramazlığın ispatı.
Kurtaramadığım alışkanlıklarından bir tanesi kağıt yemesi. Önüne koyun koca bir kitabı hiç tereddüt etmeden yemeye başlar.
Sadece kağıt yese neyse diyeceğim ama yerde ne kadar çöp bulurda doğru ağza. Bu alışkanlıkları zaman içinde düzelir dedim olmadı.
Nette bir araştırma yaptım bu konu ile ilgili.

“Toprak yeme, buz, kağıt gibi normalde yenmemesi gereken şeylerin yenilmesi demir eksikliği anemisinde sıklıkla görülmektedir”

Anlayacağınız bize gene doktor yolu göründü

5 yorum:

Adsız dedi ki...

yasemina allaha emanetler.ysuufda çok düşüyor.artık alıştı düşünce bana bakıyor yok birşey oğlum diyorum kalkıyor:))

bu kağıt ve benzeri şeyleri yeme konusuna gelineyusufda tüy,iplik yerdeki çer çöp ne varsa yerdi bir süre ara vermişti malesef şimdi gene başladı.ama nette baktığın gibi bu demir eksikliğinden kaynaklanmıyor malesef.ben bütün testlerini demir,çinko vs. şeyleri yaptırdım hiç sorun yok.doktorumuz toprak yemeyi demir ekiskliğine bağlıyoruz ama bu tarz iplik v.s yemeler davranış bozukluğundn aolabişlir dedi ve pedogoga gidebilirsiniz dedi.birde yusuf o sıralar sürekli kafasını duvarlara vuruyordu sşnirlenince çok şükür o huyu geçti ama ben bunun davranış bozukluğundan kaynaklandığını düşünmüyorum.çocukların her dönem kızgınlıklarını enerjilerini atma yöntemleri değişiyor bunuda öyle yorumluyorum...

biolog77

Bekir Mert & Metehan dedi ki...

Ben hiç bu açıdan bakmamıştım.

Evet Bekir Mert çok sinirli bir çocuk, her zaman kendi istediği olsun istiyor. Çok sinirlendiği zaman canı acıyacağını bilse de kendini hep geri atıp kafasını bir yerlere vuruyor :)))

Verdiğin bilgiler için teşekkür ederim reyhan

Mert'im dedi ki...

Yasemin'cim benim Mertimde öyleydi o aylarda ama geçiyor, onun ağıza atılmayacağını algıladığında bu alışkanlık bitiyor. Ben bir akşam otururken son anda görüp üzerine atılmıştım az kalsın kabloyu tutan çivili kroşelerden birini ağzına atmak üzereydi. Yutma ihtimalini düşünemiyorum bile hala tüylerim diken diken olur düşününce. Ama geçiyor üzülme şöyle 1 yaştan sonra tamamen bitiyor :)

Adsız dedi ki...

çocukların bu davranışları bence geçtikleri dönemle alakalı.Biz de yaşadık kızdığı zamankafasını yerlere vuruyordu.Bu bir tepki yaşları ile alakalı.Bu tarz davranışlarının üzerine gitmeyip,yaptığında isee dikkatini başka şeylere çekmemiz gerekiyormuş yoksa kalıcı olabilirmiş.İkra şu anda kafasını vurma olayını atlattı ama dişlerini sıkıyor sürekli ve ben buna tahammül edemeyip çok üstüne gidiyorum yapma diye.O da inadına yapıyor.Zor bir durum yani.
DÜşmelerine gelince aynısını yaşadık yine.Ama Allah koruyor inan.Tabii sen tedbiri elden bırakmayıp takip edeceksin yine.Ama kaşla göz arasında yapacaklarını da yapıyorlar ufaklıklar.Sevgiler canım...

DİDEM ÖZCAN dedi ki...

Çok geçmiş olsun Bekir Mert'e, bayağı kötü vurmuş nanacıklarını:((

Bazı çocuklarda oluyor böyle şeyler, kuzenimde anemi yüzünden duvarlardaki kireçleri yerdi bebekken, sonradan ortaya çıktı ki, anemisi varmış, umarım Bekir Mert'in herhangi bir sağlık problemi yoktur..

Sımsıcak sevgiler, minik prense öpücükler.....