18 Kasım 2008 Salı

Kelime Kapasitesi

1 Yaş gurubu normalde 5-8 kelime kadar söyleye biliyorlar.

Bekir mert’in bilinçli olarak söylediği kelimeler:
Anne
Baba
Dede
Mama
Vusa = Musa
Sekü = Sekül (Komşumuzun köpeği)
Ooda = Orada
Şuda = Şurada
All = Al
Veeh =Ver
Çiş = Kakasını yapınca çiş diyor.
Atta = Evde canı sıkılınca diyor.
Opala = Hoppala

Şimdilik 13 kileme biliyoruz ilerde bunlara yenileri eklenecek.


16 Kasım 2008 Pazar

Boy Kilo Cetveli

ANNE:
Hamilelik kilosu: 58
Doğum kilosu: 78
Şu anki kilosu: 64
Hedef kilo: 55 yada 53

BEKİR MERT:

Tarih

Kilo

Boy

4 Kasım 2007

3.500g

yok

13 Aralık

6.030g

Yok

23 Ocak 2008

7.000

65cm

29 Şubat

8.000

67cm

10 Mart

8.500g

67cm

10 Nisan

9.100g

69cm

14 Mayıs

10.000

72cm

24 Haziran

10.100g

75cm

23 Temmuz

10.000

76cm

22 Ağustos

10.500g

78cm

25 Eylül

11.000

80cm

22 Ekim

11.580g

80cm

6 Kasım

12.500g

83cm


15 Kasım 2008 Cumartesi

13 Kasım 2008 Perşembe

Evlilik yıl Dönümü

Lilypie Waiting to adopt Ticker

Dün evlilik yıldönümümdü. Zaman çok çabuk geçiyor..

Arı Sokması

Bekir Mert’i babaannesinin yanına bırakmıştım bende evde işlerimi yapıyordum. Eşim izinliydi “-yasemin bir gel diye seslenince” bende kayınvalidemin dairesine geçtim. Birde ne göreyim bizim oğlanın elini arı sokmuş.

Eve küçük bir arı girmiş kaynanam fark etmemiş ama Bekir Mert’in gözünden kaçar mı ?

Yerde gezinen arıyı eline alıp, zannedersem yeme girişimlerinde bulunacaktı. Küçük arı buna fırsat vermeden parmağını soktu.
Elini sallayıp çığlık atınca oğlum annem yanına gelip, arıyı da görünce yerde hemen anlamış soktuğunu.


Arı sokmasına alerjisi olan kişilerde ölüm olayları da görüldüğünden ben çok korktum ama neyse ki parmağında hafif bir şişlik oldu.

Bekir Mert arıyı ağzına attığı sırada ya dilini soksaydı. Allah beterinden korusun yavrularımızı. (AMİN)

10 Kasım 2008 Pazartesi

Hastane Ziyareti

Bugün hastaneye Başak’ı ziyarete gittim. Başak ve Nehir’in durumu çok iyi yalnız Nehir bebek erken geldiğinden küvezde biraz daha tutulacak gibi görünüyor.

Bugün ilk defa bebeğini emzirdiği için çok mutluydu. En yakın zamanda hastaneden bebeğini de alıp ailene dönersin inşallah.

Annesi de yanında refakatçi olarak durduğundan bu manayla hepsiyle tanışmış oldum.

Nehir bebeğin hastane şekerleri. Hatıra olarak sakladım bile. Kağıdın üstünde yazan notta: "İşte geldi Nehir’imiz. 4 kişilik oldu ailemiz. Mutluluğumuzu paylaştığınız için, çok çok teşekkür ederiz" yazıyordu. Bu mutluluğu sadece ben değil bütün blogcu ailesi olarak yaşadık.

Başak: sempatik, güler yüzlü, sevecen bir anne ona 2 meleğiyle uzun bir ömür diliyorum.

9 Kasım 2008 Pazar

Birazda Alışveriş Zamanı

Eşim ben ve oğlum alışverişe gittik. Bu oğlanı tutmak çok zor illaki her yeri karıştıracak. Birde elimi tutmak istemiyor kendi gezecekmiş by fendi, büyüdü koca adam oldu ya artık.


Cafe de otururken oğlum etrafı keşfe çıkmıştı. Babası da peşinde görüldüğü üzere eeeeeeee hep ben mi peşinde dolaşıcam birazda babalar alsın bu görevi…



Alışveriş merkezindeyiz. Oğlum nereye gidiyorsun “attaaaaaa” Bekir Mert tek başına gezmeye gidiyormuş yaaaa

Birazda mağazaları karıştırdık. O sıra üzerinde duran çorapları hepsini kaşla göz arası yere düşürdü.


Mağazadaki oturağı biz elinden altık o inatla kurcaladı.



Tam fotoğraf çekerken yere düştü.. Yaramazım benim……

8 Kasım 2008 Cumartesi

DOĞUN GÜNÜ

Oğlumun doğun günü konusunu çok geciktirdim biliyorum ama ancak sinirlerim yatıştı. Aslında aile içinde küçük bir kutlama yapmayı düşünüyordum. Hiç bir şey istediğim gibi olmadı………
Pasta kesildi, ikramlar yapıldı, muhabbet, sohbet edildi. eeeeeeeeee
Hani “iyki doğdun Bekir Mert” denilmedi, resim çekilmedi. Böyle kutlamamı olur ya. ………………………………..

Neyse konuşulacak çok şey var aslında içimde kalsın yazamıyorum……….


4 Kasım 2007 oğlumun dünyaya gözlerini açtığı gün çabuk geçti zaman hiç anlamadım.
Doğum sancı odasında dakikalar sonra seni elime alacağım için sabırsızlıkla bekliyordum. Hemşire birazdan seni doğumhaneye alacağız diyince bende babanı aradım “hayatım şimdi doğuma giriyorum ben seni sonra ararım” dedim

O heyecanla telefonu da yanımda götürmüşüm J)))))))))

Doğum gerçekleşince telefonun yanımda olduğunu fark ettim. Hemşirelerden önce müjdeli haberi babana ben vermiştim. “Aşkım oğlumuz sağlıklı bir şekilde doğdu. Hiç özenme sana benzemiyor” demiştim.

Sanki bunlar bir yıl önce yaşanmamış gibi ………..

İYKİ DOĞDUN, İYKİ BİZİM OĞLUMUZSUN BABAN VE BEN SENİ ÇOK SEVİYORUZZZZ

CANIM OĞLUM BENİM..

Balık Tumaya Gittik Havamızı ..........

Merhaba arkadaşlar artık benim böyle gel gitlerime alışmışsınızdır. Açıkçası ayran gönüllüyümdür bir şeye başlarım biraz bunaldım mı ara verir yada bırakırım buda benim hiç sevmediğim bir huyumdur.

Neyse diyelim hemen konumuza dönelim.
Şu aralar havalarda güzel malum bizde eşimle bir değişiklik yapıp balığa çıkmaya karar verdik.
Eşimin işyerinden arkadaşı olan Yunus Emre ve nişanlısı Arzu da bizlerle balık tutmaya geldiler. Maalesef Bekir mert bize eşlik etmedi.

Sabah erkenden yola çıktık Üsküdar sahilinde arkadaşlarla buluşum güzel bir kahvaltı yaparak sohbet ettik.
Oradan da sahile geçim balık tutma macerasına başlamış olduk.

Tabi hayatında hiç balık tutmayan ben, oltayı düzgün tutmasını bile beceremedim diye bilirim.




Üsküdar sahilde çok akıntılıydı bir çok misina koptu yada yosunlara takılınca mekanı değiştirmeye karar verdik. Askeriye kulesinin oraya gitip balık tutmaya oradan devam ettik. Bir çok kişi vardı balık tutan bizse havamızı altık diye bilirim.

Bir süre balık tutma çabalarımız el vermeyince, saatte baya geçince öğlen yemeğini yemek için Çengelköy çınaraltı’na gittik. En azından bir tane tuta bilseydin havam olurdu oda olmadı. Waayy




Öğlen yemeklerimizi yedikten sonra. Yunus çok güzel fal bakıyor bunu da öğrenmiş olduk. Hani derler ya “fala inanma falsızda kalma” bizde öyle yaptık.
Falımda çok güzel şeyler çıktı. Bekir mert için söylemiş olduğu şeyler beni çok mutlu etti.

Güzel bir gün geçirdik . Arzu ve Yunus Emre’ye çok teşekkür ederim.

Geçmiş bir konu olmasına rahmen ben yazmak istedim.

2 Kasım 2008 Pazar

Affınıza sığınarak

Şu aralar biraz üzerimde ağırlık var sanki yazı yazmak istemiyorum.
Bu bunalımı üzerimden atabilirsen blogcuma geri döneceğim………

Sevgiler